Qamişlo saldırılarının kararı İstanbul’da alındı!

Rojava’da federalizm ilan edildiğinde Cenevre’de bir hareketlilik yaşandı. Hareketliliğin ardından Steffan De Mistura bir açıklama yaptı ve şunları dedi; “Görüşmelerde önemli gelişmeler yaşanıyor.” İlk kez Baas rejimi ve Riyad-İstanbul muhalefeti arasında anlaşma sağlandı. Bu uzlaşı Rojava-Kuzey Suriye federalizimi üzerinden sağlandı. Anlaşma sonrası İstanbul muhalefetinden Fuad Elîko gibiler, Demokratik Federalizmin ilanının Suriye’yi böleceğini ve kabul edilemez olduğu yönünde açıklamada bulundu. Bu açıklamalardan sonra, AKP güdümlü ENKS’nin de parçası olduğu sözde Suriye Ulusal Koaliyonu (SUK)’a bağlık güçler Şêx Mexsud’a saldırıyor.
Geçtiğimiz hafta Qamişlo’da Baas rejim güçleri Rojava Asayişi ve sivil halka saldırdı. Rojava Asayiş güçlerinin karşlık vermesiyle birlikte şiddetli çatışmalar yaşandı ve Qamişlo’nun pek çok bölgesine yayıldı. Çatışmaların yoğun olarak yaşandığı önemli bir bölgede rejim güçlerinin vahşetinin sembolü olarak bilinen Elaya zindanında yaşandı. Rejim güçleri teslim olmadı ve direndi. Burada 2 gün süren çatışmalarda bazı üyelerinin öldürülmesi ardından daha fazla direnemeyeceklerini anlayıp Asayiş güçlerine teslim oldular. Teslim olan rejim güçleri gözaltına alındı ve ardından soruşturma yapıldı. Yapılan soruşturma neticesinde, zindana dair çok fazla kirli planın tezgahlandığı ortaya çıktı. Elaya zindanında yalnızca rejim güçlerine bağlı askerler bulunmuyordu. Burda Newaf El Beşîr’ye bağlı üyelerde vardı.
Qamişlo’daki saldırı kararı İstanbul’da Baas rejimi ve İstanbul muhalefeti tarafından fedaralizme karşı organize edildi.
Newaf El Beşir Kimdir?
Newaf, Serekaniye saldırıları başladığında çocuklarıyla birlikte El Nusra çetelerine katılıp Kürt’lere karşı savaştı. Saldırının boşa çıkarılması sonrası Türkiye’ye geçti. İstanbul muhalefetinin bir bileşeni. Geçtiğimiz günlerde Riha’da Arap aşiretlerini biraraya geldiği fedaralizm karşıtı toplantıda Newaf El Beşîr de yer aldı. Newaf, burada yaptığı konuşmada kendisine bağlı çetelerin Rojava’da uyuyan hücre pozisyonunda olduğunu belirtti. Arap aşiretiyle yapılan toplantıda Kürt’lere dönük saldırı kararı alındı.
Kürt Halkı ENKS’nin de Qamışlo’ya saldırmış olmasından kaygılı!
Üzerinde durulması gerekilen durum şu ki; ENKS’nin de düzenlenen bu toplantıyla ilişkili olması ve bu toplantıda İstanbul muhalefetinin talebiyle gerçekleşmesi. ENKS’nin de ortağı olduğu sözde Suriye muhalefeti görünümündeki İstanbul muhalefetinin öncülüğünde Riha’daki topalantı gerçekleşmiştir. ENKS yetkililerinin yaklaşımlarından bakıldığında ve yine ENKS yanlısı haberlere bakıldığında, ENKS’nin de bu toplantıda hazır bulunduğu ihtimallerini arttırıyor.
ENKS bağlantılı yayın organlarının Qamişlo’daki yaşanan çatışmalardan itibaren hazırladığı haberler ve ENKS’li yetkililerin açıklamalarına bakıldığında, büyük kuşkulara neden oldu. Bu kuşkular ENKS yetkililerinin de Riha’daki toplantıda hazır bulunma ihtimallerini kuvvetlendirdi. Bu ihtimalleri kuvvetlendiren sebepler ise, ENKS cephesinden psikolojik savaşın her türlüsünün yürütülmüş olmasıdır. Diğer yandan, Qamişlo’daki çatışmaları özerklik yönetimi ve Baas rejimi arasındaki sorunlardan ziyade Arap ve Kürt aşiretlerinin çatışması olarak göstermesidir.
‘Uyuyan hücrelerimiz harekete geçsin’ açıklaması
Pisikolojik savaşın ötesine geçmeyen PDKS üyesi Feysel Îsmaîl’in tv programlarında yaptığı açıklamada, “Uyuyan hücrelerimiz harekete geçsin. Rojava Asayiş güçleri ve YPG’nin üzerine yürüsünler” diyordu. Bu durum PDKS tarafından hala soruşturma konusu olmamıştır. Bu tehditlerden anlaşılacağı üzere alınan kararlar ENKS’nin kararı olarak görülmektedir.
KDP yayın organının Rojava halkına izahta bulunması beklenilen bir konu olarak, Qamişlo’da Rojava Asayiş güçleri ile rejim güçleri arsındaki çatışmalar tüm şiddetiyle yaşanırken, KDP basını rejim güçlerinin kontrolündeki güvenlik dört yolunda nasıl canlı yayın yapıyordu? Yine 27.04.2016 tarihinde rejim güçlerinin kontrolündeki havaalanında nasıl haber hazırlayıp servis ediyordu. Özetle bu kuşkular daha öncede vardı. 17.11.2015 tarihli Hawar Haber Ajansı’nın yayınladığı “çok gizli” ibareli bir yazılı belge, KDP’ye bağlı basın organlarının Baas rejimi ve istibarayıla gizli ilişkiler içinde olduğunu ortaya çıkaran bir haber yayınlamıştı.


Mazlu